Kinetik zincirin ihmal edilen halkası: Temporomandibular eklem (TME)

Temporomandibular eklem (TME), bilateral, diartrodial iki eklemden oluşur. Her eklem, Şekil 1’de görüldüğü gibi bir mandibular kondil ve ona karşılık gelen temporal boşluktan (glenoid fossa ve eklem çıkıntısı) meydana gelir.1 TME ve TME ile ilişkili yapılar; mandibular hareketi yönlendirmede ve çiğneme, yutma ve konuşma gibi günlük işlerin ürettiği stresleri dağıtmada önemli bir rol oynar. TME’nin yapısal veya fonksiyonel sorunları (TMEB)morfolojik ve fonksiyonel deformiteler nedeniyle oluşan  dejeneratif kas-iskelet sistemi rahatsızlıklarıdır.2,3 TMEB eklem içi disk pozisyonunun ve/veya yapısının anormalliklerini ve TME ile ilişkili kasların fonksiyonel yetersizliklerini içermektedir.4 Başlıca semptomları ağrılı eklem sesleri, hareket açıklığının kısıtlanması veya sapması ve orofasiyal ağrıdır. 2-4

Şekil 1. TME anatomisi

TME sıklıkla yalnızca ağız için önemli bir eklem olarak düşünülür ve çene fonksiyonları bozulduğunda veya ağrılı hale geldiğinde akla gelir. Oysaki TME fizyolojisi ve anatomisi ile işitme, görme, denge, postür, kas kuvveti vb fonksiyonların fizyolojisi ve anatomisi arasında yakın bir ilişki vardır.5 Bu nedenle TME’nin yapısal veya fonksiyonel sorunları (TMEB) işitme, görme, postür, kas kuvveti vb fonksiyonlarda bozulmaya neden olabilmektedir. Elbette bunun tersi de geçerlidir ve işitme, görme, postür, kas kuvveti vb fizyolojik fonksiyonların bozulmasına neden olan yapısal bozulmalar veya fonksiyonel sorunlar TME eklem anatomi ve fonksiyonlarını olumsuz yönde etkileyecektir.

TMEB’li yetişkin hastalarda otolojik belirti ve semptomların görülme sıklığı yüksektir.  TMEB ile ilişkili en sık görülen otolojik semtom ve belirtiler; kulak dolgunluğu (%74,8), otaljidir (%55,1), tinnitus (%52,1) vertigo (%40,8) ve işitme kaybıdır (%38,9). Bununla birlikte TMEB ile ilişkili semptomlar TME’ye yapılacak splint kullanımı gibi müdahalelerle ortadan kaldırılabilmektedir.6

Şekil 2. Mandibula ve postür ilişkisi

Her ne kadar literatürde henüz hak ettiği ilgiye henüz ulaşmamış olsa da postür ve TME arasında önemli bir bağ olduğu muhakkaktır (Şekil 2).7 Daha doğru bakış açısı ve aslında yola çıkılması gereken gerçek şu ki TME de postürün bir parçasıdır. Bu gerçek ve kapalı kinetik zincir teorisi kavramını birlikte yorumlamak bizi başka bir gerçeğe ulaştıracaktır. TMEB sorunları postürü oluşturan diğer bölgelerde dizilim sorunlarına neden olabilir veya diğer bölgelerdeki dizilim kusurları TMEB’ye zemin hazırlayabilir. Mandibula pozisyonun pelvik tilt ve torsiyon, kifoz ve lordoz açıları, göğüs kafesinin inklinasyon açısı ve gövde imbalansı ile ilişkili olduğu düşünülmektedir.8 Dolaysıyla TME’ye yapılacak müdahelelerin tüm postürü etkileyebileceğini söylemek mümkündür. Oklusal splint gibi uygulamaların özellikle servikal vertebraların sagital düzlemdeki duşunu, kifoz ve lordoz açılarını değiştirmektedir.9 TMEB’nin neden olabileceği postüral dizilim sorunlarının 2 sonucu olacaktır. Birincisi vücut dengesinin bozulması ve ikincisi kas iskelet sistemi ağrılarıdır.

TME ve ilişkili yapılar denge kontrolünü etkiler. Hem sağlıklı bireylerde hem de TMEB’li bireylerde TME ve ilişkili yapıların pozisyonunu değiştiren müdaheleler taban basınç dağılımını değiştirir. Örneğin çene arasına 1 cm çapında pamuk rulo yerleştirildiğinde ön ve arka ayak arasında ki yük dağılımı normalleşir ve denge kontrolü artar.10 TMEB’li bireylerde oklüzyon splintinin medial longitudinal ark yüksekliğini arttırması bunun başka bir örneğidir.11