Bütünün, parçaların toplamından daha büyük olduğuna gerçekten inanıyorsak, o zaman sadece parçaları daha iyi hale getirmenin bizi bütüne götüremeyeceğini anlarız.
Bu yüzden izole kas ve eklem hareketlerinden uzaklaşıp bu hareketleri tekrar fonksiyonel paternlere entegre etmek bize fonksiyonel bir bakış açısı kazandırır. Bu bakış açısı bozukluklara veya belirli bir vücut parçasından çok birlikte çalışan vücut parçalarının sinerjisine ve tamamlayıcı yönüne odaklanır.
Peki bu fonksiyonel hareketleri değerlendiren fonksiyonel bir değerlendirme yöntemi var mı?
Fonksiyonel bir değerlendirmeden çok fonksiyonel bir taramaya ihtiyacımız var. Çünkü iyi
bir iyileştirme için önce fonksiyonu daha iyi tanımlamamız gerekir.
Fonksiyonel hareket taramasına neden ihtiyacımız var?
Fonksiyonel bir tarama, neyin normal neyin anormal olduğunu anlamamıza yardımcı olur.
Fakat anormal davranışın nedenini açıklamaz, sadece farklı bir test, değerlendirme veya
araştırma yöntemi ile açıklanabilmesi için onu tanımlar. Bunu daha iyi anlamamız için
tansiyon aletini düşünelim. Ölçüm sonucuna göre hipertansif değilseniz, koridorda ilerleyin.
Hipertansifseniz, üçüncü odaya geçin. Taramaların yaptığı budur. Taramalar sizi bir sonraki
en iyi ortama yönlendirir. Normalse ilerleyebiliriz veya belirlediğimiz herhangi bir
anormalliğe daha fazla yanıt bulabiliriz.
Ek olarak egzersiz reçetesini oluştururken fonksiyonel bir taramaya ihtiyacımız vardır.
Fonksiyonel bir teşhis sistemimiz yoksa fonksiyonel egzersizi reçete edemeyiz.
Aşağıdakileri bilmedikçe işlevsel bir teşhis sistemine sahip olamayız:
1. Normal nedir?
2. Semptomların varlığında normal nedir?
Bir hareket değerlendirmesi yapacaksak, öncelikle bir tarama tarafından sağlanan normatif
verilere sahip olmamız gerekir. Fonksiyonel bakış açısıyla baktığımızda yapmamız gereken
ilk şey normali oluşturmak. İkincisi ise bu normellere karşı semptomlar oluşturmaktır.
Florence Kendall, manuel kas testinde kas gücünü normalden sıfıra doğru derecelendirmiştir.
Daha çok gücü değerlendirmemize yardımcı olan bir ölçektir. Manuel kas testine göre kas
gücü seviyeleri:
• Normal,
• İyi,
• Orta,
• Zayıf,
• Yok.
James Cyria bu temele semptomları da göz önünde bulundurarak farklı bir bakış açısı
kazandırmıştır. Kas gücüyle elde edebileceğimiz dört temel dağılım olduğunu söylemiştir.
Bunlar,
• Güçlü ve ağrısız,
• Güçlü ve ağrılı
• Zayıf ve ağrılı,
• Zayıf ve ağrısız.
Cyriax, normal gücün bir ölçüsü olan Florence Kendall’ın kullandığı yapıyla hemfikir
olduğunu görüyoruz. Fakat “Hey, semptomlar ortaya çıktığında, eğer güç hala oradaysa ama
orada ağrı varsa, bu muhtemelen bir yerlerde küçük bir lezyondur” diyordu. Küçük bir lezyon
olsa da bunu araştırmalıyız çünkü ağrı normal değildir.
Bu iki bakış açısı insan hareketi hakkında bizi bilgilendirmektedir.
FMS de hareket taramasında Florence Kendall’ın güçle ilgili kullandığı yapının
temellerini alıp onları James Cyriax gibi semptomatik kategorilere yerleştirmektedir.
FMS’te hemen hemen her şeyde
yuvarlanma,
emekleme,
tırmanma,
diz çökme,
çömelme,
adım atma,
ayakta durma,
yürüme ve koşmanın kalıntılarını görebilecek ve bulabileceksiniz.
Oradan, aslında fonksiyonel veya disfonksiyonel ve ağrılı veya ağrısız olduğunuzu söyleyen
bir algoritma bulabilirsiniz.
• Bu hareketlerden bazıları fonksiyonu yerine getiremiyorsa, disfonksiyonel
• Onlarla ilişkili ağrıları da varsa, disfonksiyonel ve ağrılı
• Ağrılıysa ancak fonksiyonel görünüyorlarsa, fonksiyonel ve ağrılı
• Disfonksiyonel görünüyorlarsa ancak semptom ve ağrı yoksa, disfonksiyonel ve
ağrısız olarak adlandırılır.
Bu değerlendirmeyi yaptıktan sonra normal bir temel üzerinde çalışabilirsiniz. Yalnızca
ağrı/acı veren paternleri göz önünde bulundurursak duruma sebep olan disfonksiyonel
paternleri göremeyiz. Bu yüzden ağrı/acı veren paternleri dışarıda bırakmalıyız. Katkıda
bulunan bir faktör olabileceğine inanıyorsak, disfonksiyonel paternleri ele almalıyız.
– Örneğin bir hasta kliniğe bel ağrısı şikayetiyle gelirse ağrıyla ilişkili olmayan iki
esneklik sorunu ve ağrıyla ilişkili olmayan iki denge sorunu bulursanız, bunlardan
birkaçı üzerinde çalışmayı seçebilir ve ardından herhangi bir şekilde etkilenip
etkilenmediğini görmek için ağrıya neden olan hareketi tekrar gözden geçirebilirsiniz.
Bazıları bu şekilde tarama ve değerlendirmenin biraz daha fazla zaman aldığını söyleyebilir.
Ancak Vladimir Janda’nın dediği gibi, “Değerlendirmede harcanan zaman tedavide zaman
kazandıracaktır.”
Anahtar noktalar
1. FMS normal fonksiyonun anahtarı olan hareket modellerini sınıflandıran bir tanı
aracıdır.
2. Normatif verilerin varlığı, tanı ve prognoz açısından nasıl ilerleyeceğimizi bilmemize
ve tedavimize öncelik vermemize olanak tanır
3. Doğru zamanda doğru kişileri doğru değerlendirmeye gönderen güvenilir bir tarama
olmadan değerlendirme yapamayız
4. FMS , disfonksiyonel ağrısız problemler üzerinde çalışmak ve bunların
semptomatik şikayet üzerinde herhangi bir etkisi olup olmadığını görmek için bir
fırsattır.
5. Semptomatik şikayetle doğrudan ilişkili görünmeyen bölgesel sorunlar bulmak
önemlidir.
6. Eğer bütün, parçalarının toplamından daha büyükse, her ikisini de ölçmeye
çalışmalıyız.
Kaynak : www.functionalmovement.com